Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 34,4372 | 34,4992 | |
EURO | 36,3826 | 36,4482 |
14 ŞUBAT SEVGİLİLER GÜNÜ
Eski Roma döneminde imparator Cladius, askerlerin evlerinde eşleriyle kalmak için savaştan kaçtıklarını öğrenince evlenmeyi yasaklamıştır. St. Valentine adındaki rahip, bu yasağa rağmen gizli nikâhlar kıyarmış. Yakalanınca öldürülmüş. Genç âşıklar tarafından St. Valentine, öldüğü yer Roma’da anılmaya, kutlanmaya başlamış. Derken gelenek, giderek bütün dünyaya yayılmış. Şubat ayının tam ortası “Sevgililer Günü” olarak kutlanır olmuş. (Üstün Akmen, S.M. Takvimi, 14.2.2019)
Tüm okuyucularımızın “Sevgililer Günü ”nü kutlarken, “Sevgi” konusunda seçtiğimiz bazı görüş ve düşünceleri sunmak istiyoruz:
-Sevmek: sevgi ve bağlılık duymak.
-Seviyor ve seviliyorsan, sen şanslısın.
-Birini sevmeye koyulmak başlı başına bir iş, bir girişimdir. Güç ister, yürek ister. Hatta başlangıçta öyle bir an vardır ki uçurumun üstünden sıçramak ister; düşünmeye kalkarsan aşamazsın onu. (Sartre)
-Gerçekten değerlendirdiğim üç hazinem var; birincisi sevgi ve nezaket, ikincisi tasarruf, üçüncüsü ise tevazudur. (Lao Tzu)
-Eşler ve sevgililer için şart olan uzlaşma, arkadaşlıklar için de olmazsa olmazdır. Eğer arkadaşlar uzlaşamazlarsa ilişkileri uzun sürmez. Kimse sürekli olarak başkasının yapmak istediklerini yaparak mutlu olmaz. (Temel Aksoy)
-Vefa: sevgiyi sürdürme, sevgi, dostluk bağlılığı…
-Sevmek fiilinden sonra gelen, dünyanın en güzel fiili, yardım etmektir. (Bertha Von Suttner)
-Dostlara acılarını paylaştığını göstermek; birlikte yas tutmakla değil, onlara yardım etmekle olur. (Epicuros) (A’dan Z’ye Mutluluk Sözlüğü, Elele Dergisi)
-Sev seni seveni hak ile yeksan ise, sevme seni sevmeyeni Mısır’a sultan ise: Eğer bir kimse bizi seviyorsa toplumdaki yeri ne denli düşük olursa olsun onu sevmeliyiz; bizi sevmeyeni ise toplumdaki yeri yüksek de olsa sevmemeliyiz. (Emin Özdemir, Atasözleri Sözlüğü, Bilgi Yayınevi, 7. Basım, Kasım 2001)
-Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız.
-Yunus Emre’nin dizeleri: “Ben gelmedim dava için / Benim işim sevi için / Dostun evi gönüllerdir / Gönüller yapmaya geldim.”
-“Kaşki sevdiğimi sevse kamu halk-ı cihan / Sözümüz cümle heman, kıssa-i canan olsa” (Herkes keşke benim sevdiğimi sevse de, sadece sevgiyi konuşsak, başka hiçbir söz etmesek.”
-Mevlana diyor ki: “Yarla hoş geçinen kimse yarsız kalmaz / Müşterisiyle uzlaşan tüccar müflis olmaz”
-Sevginin oluşması için her şeyden önce sevilecek şeyleri tanımak gerekir. İnsan bilmediği, tanımadığı, görmediği, anlamadığı ve duymadığı şeyleri sevemez.
-Kalpteki sevginin dışa yansıması ancak, söz, eylem ve davranışlarla olur.
-Sevgi tamamen gönül işidir, baskı ve zorlama kabul etmez.
-Hz. Mevlana: “Sevgi, acıyı tatlıya, bakırı altına, hastalığı şifaya, zindanı saraya, belayı nimete ve kahrı rahmete dönüştürür.”
-Sevgi yaşanır, sevgi hissedilir, sevgi hal dilidir. Sevgi insanlar arası iletişimde hissedilen bir sıcaklığın, bir duygunun, bir yakınlaşmanın, bir hissedişin adıdır. Ama sevgi, aynı zamanda bir siyasettir, bir davranış biçimidir, siyaset ahlakıdır, davranış ahlakıdır.
-Günümüz tüketim toplumu… Sürekli tüketiyoruz. Sevgi üreticisi değil, tüketicisiyiz. Sevgiyi üreten olamıyoruz, tüketen oluyoruz. Bakış açımız, eksenimiz, hareket tavrımız, davranış siyasetimiz, sürekli sevgiyi tüketmeye yönelik. Sürekli sevgiyi üreten birilerini bekliyoruz. Üretimi takdir ediyor, üretimi alkışlıyoruz ama kendimize geldiği zaman sevgiyi üretmiyoruz. Belki de çağımızın tüketim toplumu oluşunun genel, yaygın karakteri bizim sevgi anlayışımızda yatıyor.
-Bütün sıkıntılarımızı sevememekten, sevmemekten, sevilmemekten çıkıyor. Suç işleyen birçok kimseyi biraz deşseniz, sevilmediği için o suçları işlediğini öğrenirsiniz.
-Evinizde çocuğunuzu sevmediğiniz, çocuğunuza gerekli şefkati göstermediğiniz, çocuğunuzla adeta arkadaş olmadığınız zaman çocuğunuz gidiyor o sevgiyi dışarıda arıyor. Sevgiyi ararken de sevgisiz insanlarla karşılaşabiliyor. Çektiğimiz bütün sıkıntılar buraya dayanıyor.
-İnsanın sevgisini gösterebilmesi için sevdiği gibi olması, sevdiği gibi yaşaması gerekir.
-Aşk, sevginin en ileri safhalarından biridir. (İslam Ahlakı ve Sevgi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, 1. Baskı, Kasım 2007)
06.2.2019
İbrahim BİRELMA