Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 34,4372 | 34,4992 | |
EURO | 36,3826 | 36,4482 |
8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ
İbrahim BİRELMA
1909’da , ABD’deki İlk Ulusal Kadınlar Günü 28 Şubat’ta kutlanmıştır. 1910’da,Kopenhag’daki Sosyalist Enternasyonel toplantısında kadın hakları hareketinin şerefine ve kadınlara oy hakkı tanınmasının yaygınlaşmasına yardımcı olmak için “ Uluslararası Kadınlar Günü” ilan edilmiştir. Uluslararası Kadınlar Günü ilk defa 19 Mart 1911’de kutlanmıştır. 1917’de, Rus kadınları “ekmek ve barış “grevi yapmak üzere Şubat ayının son pazar gününü seçmişlerdir. O dönem Rusya’da kullanılan Julyen takvimine göre o pazar günü 23 Şubat’a , diğer ülkelerde kullanılan Gregoryen takvimine göre ise 8 Mart ‘a denk gelmektedir.
Türkiye’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında “ Emekçi Kadınlar Günü” olarak kutlanmaya başlanmış, 1975 yılından itibaren kutlamalar yaygınlaşmıştır. “ Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı” programından Türkiye’nin de etkilenmesiyle , 1975 yılında “ Türkiye 1975 Kadın Yılı” kongresi yapılmış, ancak 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi’nden sonra dört yıl süreyle kutlamalara ara verilmiştir. 1984’ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından “ 8 Mart Dünya Kadınlar Günü” kutlanmaya devam ediliyor.( Mıchael Norton, Modern İnsanın Kutsal Kitabı, Maya Kitap, 2013)
Tüm kadınlarımızın “8 Mart Dünya Kadınlar Günü”nü kutlarken, kadınlar hakkında bazı görüş ve düşünceleri sunmak istiyoruz:
-Müminlerin imanca en mükemmel olanı,ahlâken en güzel olanlarıdır ve hayırlı olanlarınız da kadınlara karşı hayırlı olanlardır. ( Hz. Muhammed) ( Dr. Yaşar Yiğit,Peygamberimiz ve Hoşgörü, Diyanet İşleri Başkanlığı,5.Baskı,2010)
-Erkek her şey olabilir, yalnız ana olamaz.Onun için kadın erkekten önce gelir. Bu nedenledir ki, uygar topluluklarda erkek daima kadına saygı durumunda kalmıştır.( Atatürk) ( İ.B. Kendi Sözleriyle Atatürk’ü Hatırlamak,2008)
-Otuz yıldır kadın ruhunu araştırıyor olmama karşın hâlâ cevaplamayı başaramadığım en önemli soru şu: “ Bir kadın ne ister?” ( Sigmund Freud) ( Erol Erduran, Güzel Sözler, Remzi Kitapevi, 2018)
-Hepimiz tek kanatlı melekleriz. Birbirimizi kucaklamadan uçamayız. ( Guizot) ( Mutluluk Sözlüğü, Elele Dergisi ek)
-Kadının şamdanı altın olsa mumu dikecek erkektir.( Emin Özdemir, Atasözleri Sözlüğü, Bilgi Yayınevi, 2001)
-Evi ev eden avrat, yurdu şen eden devlet.( Atasözleri, Şerif Benekçi, Damla Yayınevi,2004)
-Her Türk kadını canlı bir inci ve paha biçilmez bir pırlantadır. ( Tuba Emlek, Kahraman Kadınlar, Halk Kitabevi, 2017)
-Şuna inanmak gerekir ki dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir. Türk kadını bilimsel, ahlaki, toplumsal, ekonomik hayatta erkeğin ortağı, arkadaşı, yardımcısı olmalıdır. (Atatürk) (Kahraman Kadınlar, Halk Kitabevi, 2017)
-Erkekler kadınlara bakar; kadınlar kendilerine bakıldığını seyrederler. Bu, yalnızca kadınla erkek arasındaki ilişkileri değil, kadınların kendi kendileriyle olan ilişkilerini de belirler.Kadının içindeki denetmen, erkektir; denetilen de kadın. Böylece kadın kendini bir nesneye, en önemlisi de bir görüntü objesine dönüştürür. ( John Berger) ( Kadınlar ve Siyasal Yaşam, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Yayınları, 1996)
-Türkçede kadın-erkek ayırımı yoktur.İngilizcede he- she diye, kadın erkek ayrılır, Fransızcada ille-elle diye ayrılır, Türkçede böyle bir ayrılık yoktur, hepsine O deriz. Kadına da erkeğe de. Ve dişi sözcükler, erkek sözcükler yoktur.
( Bülent Ecevit, Kadınlar ve Siyasal Yaşam, ÇYDD Yay. 1996)
-Çağdaş toplumlarda yasalar, yönetmelikler, eğitim ve iş yaşamı, hep kadın erkek eşitliği üzerine kurulmuştur, çünkü bunun aksini düşünmek olanaksızdır. Toplumun yüzde ellisini oluşturan kadınlar, karar mekanizmalarında kendi oylarıyla yarıyarıya temsil edilmeyi başardıklarında birçok aksaklıkların giderileceği ve bugüne kadar gündeme gelemeyen birçok sorunun da kendiliğinden gün ışığına çıkıp çözümleneceği çok açıktır. ( Prof. Dr. Türkan Saylan, Kadınlar ve Siyasal Yaşam, ÇYDD 1996)
-Gerek 1950’de , gerek 1965’te, gerek 1979’da ve arasında bizim, devlete rağmen iktidar oluşumuzda, Türk kadını çok büyük bir rol oynamıştır. Çünkü,Türkiye’nin idaresinden en evvel rahatsız olan, Türk kadınıdır. Bu idare, Türkiye’nin idaresi, eğer iyi yapılamıyorsa bunun ilk tesiri, mutfakta görülür ve Türk kadını Türkiye’deki siyasi değişikliğin ülkenin her köşesinde , köyünde, kentinde evvela arayıcısı haline gelir. Bizim siyasi tecrübemize göre, şayet kadın sokağa çıkmışsa, kadın bir arayışın içine girmişse , devir değişecek demektir. ( Süleyman Demirel, Kadın ve Siyasal Yaşam, ÇYDD 1996)
-Kadınlar, gençlikte erkeklerin sevgilisi, orta yaşta dostu, yaşlılıkta ise bakıcısıdır. ( Francıs Bacon, Seçme Aforizmalar, T.İş Bankası Kültür Yayınları, 2008) 04.3.2019