Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 34,6766 | 34,7391 | |
EURO | 36,4494 | 36,5151 |
MEHMET AKİF ERSOY
(1873 – 27.12.1936)
1873 yılının Aralık ayında İstanbul’da doğan Mehmet Akif Ersoy’un annesi Emine Şerif Hanım, babası Mehmet Tahir Efendi’dir. İlk öğrenimini Fatih’te mahalle mektebinde, orta öğrenimini Fatih Merkez Rüştiye’sinde, yüksek öğrenimini Halkalı Baytar mektebinde yaptı. 1894’te Baytar Mektebini birincilikle bitirdi. Dört yıl kadar Rumeli, Arnavutluk ve Arabistan’da çalıştı. Akif, edebiyata olan ilgisini şiir yazarak ve edebiyat öğretmenliği yaparak sürdürdü. Birinci Dünya Savaşı başlarında Berlin’e gönderildi, yolculuk hatıralarını “Berlin Hatıraları” adı altında yazdı. Harbiye nezareti tarafından Necid Emiri İbnürreşid’in yanına temsilci olarak gönderildi. Bu gezinin intibalarını “Necid Çöllerinden Medine’ye” adlı manzumesinde topladı. Akif, Birinci Dünya Savaşı’na kalemi ile katıldı. Çanakkale şehitleri için yazdığı şiir, gerek milli ve gerekse dini bakımdan emsalsizdir. Birinci Dünya Savaşı’ndan mağlup çıkmıştık. Akif “Yirmi beş asırdan beri hiçbir istiklalsiz yaşamamış Türk’ün elinden istiklali alınamaz. Buna kimsenin gücü yetmez” diyor ve isyanını şiir haline getiriyor, camilerde vaaz ediyordu. İstanbul’un İtilaf Devletleri’nin askerleri tarafından işgali üzerine, Anadolu’ya geçti. T.B.M.M.’e Burdur Milletvekili olarak girdi. 5 Kasım 1920’de Kastamonu’da Nasrullah Camii’nde: “Bizi mahvetmek için tertip edilen Serv parçası, mücahitlerimiz tarafından yırtılacaktır. Düşmanları denize dökerek o murdar paçavrayı parçalayacaktır” diye haykırmıştı. (Feridun Fazıl Tülbentçi, Türk Büyükleri, Türk Kahramanları, Hürriyet - İnkılap 2016)
-Milli marş yazılması için öneriyi Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa (İnönü) vermiş, öneriyi uygun bulan Milli Eğitim Bakanlığı “İstiklal Marşı Yazma Yarışması” düzenleyerek seçilecek esere 500 lira ödül koymuştur. Yarışmaya 724 adet şiir katılmış, bunlardan hiçbirisi İstiklal Marşı olmaya uygun görülmemiştir. Bunun üzerine İstiklal Marşı yazılması konusu Ankara’da Tacettin Dergah’ında kalmakta olan Mehmet Akif’e TBMM tarafından teklif edilir. Hiçbir maddi karşılık beklemeyeceğini ifade eden Akif “Kahraman Ordumuzu” adlı şiirini yazmış, şiir T.B.M.M.’nin 12 Mart 1921 tarihindeki toplantısında, Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver tarafından okunmuş, üyeler ayakta alkışlayıp kabul etmişlerdir. ( Bütün Dünya 1.12.2018)
-Coşkulu alkışlar arasında Mehmet Akif Ersoy kürsüye davet edildi ve konuşmasının bir yerinde şöyle dedi:
“ Konan ödülü almayı reddediyorum. Çünkü ben sadece milletim için yapmam gerekeni yaptım. Allah, milletimizi bir daha İstiklal Marşı yazmak zorunda bırakmasın.”
- Akif, konan ödülü şehit ailelerine bağışladı.
- Meclis’te birkaç arkadaşıyla sohbet eden Mehmet Akif’e bir başka milletvekili yaklaştı, sanki onun mesleğinin ne olduğunu bilmiyormuş gibi küçümseyen bir ifadeyle “Siz baytardınız, değil mi? diye sordu. Mehmet Akif, çok nazik bir olmasına rağmen hiç istifini bozmadan, “Evet, bir yeriniz mi ağrıyor? deyiverdi: Milletvekili ağzının payını fena almıştı, yanındakilerin kahkahaları arasında hızla oradan uzaklaştı. (Sevinç- Salim Koçak, Mehmet Akif Ersoy Nasıl Büyük İnsan Oldu?, Kaynak Çocuk, Mayıs 2015)
-Akif, 1925’te yanlış Bir telakki uğruna yurtdışına çıkmak zorunda kaldı. Vaktiyle: “ Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda/ Etmesin tek vatanından beni dünyada cüda” dediği vatanından uzak yaşadı. Mısır’da Abbas Halim Paşa’nın misafiri olarak Kahire civarında Halvan isimli bir köye çekildi. İki yıl burada tam bir inziva hayatı yaşadıktan sonra ailesini de yanına getirterek başka bir yere taşındı. Kahire’deki Camia-tül- Mısrıyye Üniversitesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı okuttu. 1935’te hastalandı. 1936 Haziran’ında İstanbul’a döndü. Hastalığı hayli artmıştı. Kendisini karşılayan gazetecilere verdiği beyanatta özet olarak şöyle diyordu:
“ Vatını çok özledim. Mısır’dan üç gecede geldim. Bu üç gece otuz asır kadar uzun sürdü. Orada on bir yıl kaldım. Fakat bir an oldu ki, on bir gün daha kalsaydım, muhakkak çıldırırdım.”
- Mehmet Akif 27 Aralık 1936 tarihinde İstanbul’da, Beyoğlu’ndaki Mısır Apartmanında hayatını kaybetti. Edirnekapı Mezarlığına gömüldü. (Sevil Yücedağ, 100 Büyük Türk, Maya Kitap, Mayıs 2011)
-Vefatının 82. yıl dönümünde Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u rahmet ve saygı ile anıyor, ruhu şad olsun diyoruz.